26 Aralık 2015 Cumartesi

TÜRKÇENİN SIRDAŞI

Nihad Sâmi BANARLI'nın aziz hatırasına...

Dillerin abayını sevmektir vazifemiz,
Medeniyet iklimi Türkçemiz ile temiz.

Vazifemiz emanet Kaşgarlı'dan bu yana,
Uluların sırrıdır gönül ile duyana...

Bu öyle emanet ki kıymetli ve kadimdir,
Kelimeler, sesler ve heceler şahidimdir.

Kut eyler ülkümüzün irfanına sarılmak,
Uykudayken atide, maziyle uyarılmak!

Türk dili, muhafızı coğrafyanın, tarihin,
Sen dilini korursan kararmaz ki talihin!

Yakarırız Tanrı'ya Türkçe dualar edip,
Bu dil ile yetişti muharrir, şair, edip!

İşte onlardan biri: Nihad Sâmi Banarlı!
Davasında samimi, sevdasında kararlı!

O ki engin ilmiyle Türkçenin sırdaşıdır,
Sırları ifşa eden maruf mihenk taşıdır.

Yatıyor usul usul yıllardır Aşiyan'da,
Belki Yahya Kemâl'le kim bilir öte yanda...

Biz de dilin aşkıyla tutuşup yanıyoruz,
O'nu her an hürmetle, rahmetle anıyoruz...

Bleda YAMAN - 2015 Koşuyolu/İstanbul

20 Aralık 2015 Pazar

BİR HAYÂLİN KURBANIYIM

Şimdi ırak diyarların,
Telaşeli urbanıyım.
Öldü bugün, soldu yarın;
Bir hayâlin kurbanıyım.

Eski türkü dudağımda,
Ne solumda ne sağımda
Yoksun artık dimağımda,
Bir hayâlin kurbanıyım.

Ne kuruntu ne vesvese,
Ömür vermek bir hevese.
Deyû girdik bu kafese,
Bir hayâlin kurbanıyım.

Epey oldu can yanalı,
Aşkı tatlı dert sanalı.
Serencamı fırtınalı
Bir hayâlin kurbanıyım.

Afakımı hüzün sarmış,
Yâr yüreği bana darmış.
Ölüm gibi bir son varmış,
Bir hayâlin kurbanıyım.

Anlar isli gam çekenler,
Tohum deyû daş ekenler.
Sardı gülü hep dikenler,
Bir hayâlin kurbanıyım.

Bleda YAMAN

15 Aralık 2015 Salı

GÜL VE NEFES

Gülüşüne can dayanmaz,
Kesilir de kurur nefes.
Güller açar gözlerinde
Gül uğruna durur nefes...

Kirpiklerin diken olsa,
Her batışta acı dolsa..
Ben solmadan gülüm solsa,
Kahra demir vurur nefes...

Gül bağında öter bülbül,
Gül yanında biter sümbül.
Sen hep gül ki solmasın gül,
Yoksa cihan olur kafes...

Bleda YAMAN

11 Aralık 2015 Cuma

İNTİHAR EDEMEYEN ŞAİRLERİN ŞİİRİ

Havadisler zelzele, gönlümüzde yarıklar...
Gülmek nedir bilmeyiz sürerken hıçkırıklar!

Efkâr ki ruhumuzun upuzun kemendidir,
Ruhumuzun celladı yine ruhun kendidir.

Çarpışmak arzumuzdur bir İttihatçı gibi,
Namına Zenci Musa denen inatçı gibi!

Ahir zaman duvarı: İncilerle itidal...
Bir öncü "Hadi!" dese doğar mıydı iptizal?

Bayrağımda kanım var, toprağımda şehit;
Vebali ödemeden olunur mu müttehit?

Bir elimde pusat olsun, bir elimde kalem;
"Yaşadığı zaferi, yazıyor!" desin alem!

Bizler hayal kurdukça elma kızıllaşıyor,
Hakikâtle beraber kıyamet yaklaşıyor!

Mektubudur beklemek öylece intiharın,
Sevda ile tattık biz aczini intizarın!

Ölümlere gülümser, şehadetle coşarız;
Ol cennet-i firdevse işte böyle koşarız!

Bleda YAMAN