29 Ocak 2018 Pazartesi

MÜŞKÜLÜMLER AÇARKEN

Bazen taze baharsın, bazense bir kara kış;
Kuşlar seni gördükçe sürer gider hep alkış.

Bozkırda sevdalanan bu garip gülsün diye
Çehrendeki gamzeler Tanrı’mızdan hediye.

Sana baksam uçuyor Türklerin kanatlısı;
Dört nala yüreğimde, yiğit bir Hun atlısı!

Gözlerinden ateşe tutsak olduğum andır;
Bu ne kutlu kıyamet, bu ne yüce tufandır!

Bakıştan geri kalan biraz hüzün biraz kan...
Yüreğine sürgün et, yaşayamam lamekan!

Bazen beyaz bulutsun, bazen şiddetli matar;
Kuşlar seni gördükçe göğümde fink atar.

Muttarid izlerin var hem bedende hem tinde;
İki bin yıllık efsun, gezer asaletinde!

Saçlarının rüzgârı öldürüşüne kandım,
Gözlerinin değdiği her nesneyi kıskandım.

Bazen ılık gündüzsün, bazen ayazlı bir tün;
Bastırmaz bu sancıyı ne içki ne de tütün...

Ah, aşk denen ölümden fellik fellik kaçarken
Senle yeniden doğdum müşkülümler açarken!

Bleda YAMAN